”Güven” kelimesi o kadar önemlidir ki… Bunun önemini hiç düşündünüz mü daha önce? Neden bu
duygu hayatımızda var, diye. Aslında hepimizin farkında olmadan karşımızdakine uyguladığı bu
duygu, yani güven duygusu, sizce neden hayatımızda yer ediniyor? Peki bu duyguyu başkaları için
hissetmek isterken kendimiz için de hissedebiliyor muyuz?
Güven olmadan sevgi, saygı, aşk, anlayış, arkadaşlık ve daha aklımızda olup da adını
getiremediğimiz tüm duyguların başında neden ”Güven” var? Olumlu mu, olumsuz mudur bu?
Aslında genel bir bakış açısıyla bakacak olursak ”Güven” duygusu adından da belli olduğu gibi
olumludur. Bu yüzden de olumlu olup tüm güzel duyguların başında yerini alır. Kimi zaman
sevdiklerimizden olup da karşımızdaki insan ya da insanlar tarafından hayal kırıklığına
uğradığımızda ”Sana güvenmiştim!” diye sitemde bulunuruz. Böylece bu sitem, yerini yavaş yavaş
nefrete bırakır.
Güven duygusu kişiden kişiye değişir her zaman. Kimi insanlar şüphecidir ve birine güvenmeden
önce en az iki kez düşünürler. Aslında en doğrusu da budur. Çünkü şüphe, insanı doğruya ulaştırana
kadar durmaz, taa ki en net bilgiye ulaşana kadar… Ve işte en net olan bilgi de yine hiç şüphesiz bizi
en zirveye ulaştıran ”güven”dir. Güven duygusu, her zaman zirvededir.
Peki bir güven nasıl yıkılır? Karşınızdaki insan ya da insanlara güvendiniz ve onlar sizi hayal
kırıklığına mı uğrattı? Bir daha toparlayamadınız mı? Tabiki de toparlamanız mümkün değil. Çünkü
bir güven demek, bir cam bardak demektir. Cam gibidir ”Güven”, kırılınca eskisi gibi görünmesi
imkansız.
Günümüzde ne yazık ki o kadar çok iki yüzlü insanlar var ki, kendi çıkarı için kendi karakterini hiçe
sayandan tutun, yapılan iyi niyetleri suistimal edip de ”güven” duygusunu kullanan insanlar var. Sırf
kendi işini yoluna götürebilmek için sahte güler yüz ve sahte güven sergileyen insanlar hep var,
kendi çıkarlarını ön planda tuttukları için de hep var olacaklar !
Bir insan karşısındakine güvenmeden önce kendisine güvenmeli. ”Ben güvenilir bir insan mıyım?”
diye önce kendi kendisini sorgulamayı bilmeli. Bunu yapmaktan aciz insanlar, kendi kendisiyle
hesaplaşmaktan da kaçan insanlardır. Çünkü korkak ve zavallıdırlar