Ana Sayfa Genel, Köşe Yazıları, Turan Ekinci 2 Şubat 2023 23 Görüntüleme

DENGESİZ ÖĞÜTLER

Son yıllarda toplumun, özellikle de gençlerin nereye gittiğine dair hangi sohbet açılırsa açılsın, hangi sorular sorulsun veya anketler yapılsın şunlar hemen ilk söylenen sözler oluyor:

“Şimdiki gençlik saygısız”

“Zamane gençleri çok bencil”

“Büyük küçük kalmadı”

“Hiç kimse başkasına değer vermez oldu”

“Artık insanlara güven kalmadı”

“Kimse kimsenin kahrını çekmiyor artık”

 

Ve daha birçok -eskinin övüldüğü, yeni dönemin yerle bir edildiği- cümleler sıralanıp durur. Peki hiç düşündük mü, gelinen noktada eğer varsa bir suç veya hata, kimler suçlu kimler hatalı? Sadece günümüz gençlerinin davranışlarını konuşarak suçu onlara ihale etmek ne derece doğru? Son zamanlarda sömürü düzeninin üretimlerinden, bazı meslek diyemeyeceğim; ama para kazanma tezgâhları çıktı: Yaşam koçluğu, kişisel gelişim uzmanı, astrolog, hatta tamamen ticari amaçla hikayeler uyduran psikologlar ve daha nice sonradan uydurma isimlerle meslek olarak insanlara lanse edilen para kazanma düzenleri…

Şimdi bunları okuyanların bazılarının ne yani bunların hiç mi önemi yok dediğini duyar gibiyim. Elbette faydalı her şeyi destekler ve savunuruz; ancak kişinin geçmişi ile modern hayata uyum sağlaması arasındaki ince çizgide kaybolmaması gereken birçok değeri yerle bir ediyorsanız o zaman şapkayı önümüze alıp düşünmemiz gerekir. Son dönemlerde yazarı kim olursa olsun çıkan kişisel gelişim kitaplarının birçoğunda öznesi, yüklemi yer değiştirmiş ama içeriği üç aşağı beş yukarı hep aynı öğütler aynı yönlendirmeler mevcut. Sürekli “Sen önemli olan tek varlıksın, başkalarının çok da fazla önemi yok, kimsenin seni kırmasına izin verme, hayat bu an, gerisi yalan, kendi istemediğin hiçbir şeyi hayatına dahil etme, ailen bile olsa tahammül etmek zorunda değilsin, sevginin de bir bedeli var, kimseye verecek hesabın yok, bu hayat senin, nasıl mutlu oluyorsan öyle yaşa, sorumluluk almak zorunda değilsin, hiç kimseye bir dakika sabır gösterme, önceliklerin hep sana ait olsun, hayatta kimse için bir an olsun üzülmeye değmez, fedakarlık aptallıktır, iyi niyet zarar getirir, hayatı dibine kadar yaşa, kendini kullandırma, anı yaşa, geçmişi boş ver, yarını düşünme, canın ne istiyorsa onu yaşa, kim üzülmüş kim kırılmış önemsiz…” gibi onlarca cümle ile yaratılan insan tipi sizce nasıl oluyor dersiniz. Tam da yazının ilk başında yazdığım, herkesin isyan ettiği yeni nesil söylemlerinin muhatabı olan saygısız, bencil ve asla sorumluluk almayan insan tipi ortaya çıkıyor maalesef. Hal böyle iken bu insanları bu hale getiren kurt kapanı avcıları hemen devreye girerek bu kez yozlaştık, eskiden iyiydik çığlıkları ile yeni eserler (!), yazılar, çeşitli söyleşiler yapmaya başlıyorlar.  Trajikomik ama seni yoldan çıkaran da yola davet eden de aynı kesim, burada bir çelişki yok mu sizce de? Hem annene, babana bile tahammül etmek zorunda değilsin diyen dil ile sonra anaya babaya saygısı olmayan terbiyesiz nesil diyen aynı dil.

 

Sağlık sorunları veya psikologdan destek alınması gereken hususlarda ve çeşitli konularda kişinin kendini daha iyi ifade etmesi ve ayaklarının yere basmasını sağlayacak tüm etkenlere sonuna kadar varız; ancak dünya yansa umurunda olmayan, bencil, duygusallığı aptallık olarak gören, sadece an odaklı bir yaşam ile donatılan bireylere yokuz. Sadece ihtiyaçları olduğunda, menfaati doğrultusunda insani ilişkilerini hatırlayan, onun dışında asla ortalıklarda olmayan insan tipleri yaratıp sonra da şikâyet etmeye hakkımız yok değil mi?

 

Hadi bir kez daha düşünelim, çocuk yetiştirirken asıl öğretmemiz gereken insani neler var diye…

Sevgiyle kalın.

 

Turan Ekinci

İnstagram: turanekinci.5560

Yorumlar

İlginizi çekebilir

Yarım Kalmış Hikayeler

Yarım Kalmış Hikayeler

Tema Tasarım | Osgaka.com