Prof. Dr. İnanç Özgen’in Ilık Rüzgarlar adlı eseri, dikkat çekici sadeliği ve akıcı anlatımıyla beraber oldukça derinlikli ve duygu yüklü bir metin. Özgen, bu kitabında abartıya yer vermeden realist bir tutum sergiliyor ve bu yolla insan ruhunun en ince kıvrımlarına dokunarak, hayatın karmaşıklığını ve insanın içsel dünyasını başarılı bir şekilde tasvir ediyor. Bu anlamda Ilık Rüzgarlar adeta bir içsel yolculuğa çıkmaya davet ediyor okuyucusunu… Kitabın içinde yer alan karakterlere dair hikayeler hayatın içinde kaybolmuş bireylerin, onların kaybolan umutlarının ve yeniden doğan arayışlarının izlerini taşıyor.
Kitap, arka kapakta da belirtildiği üzere dedesinin anlattığı eski zaman hikâyelerinden ilham alarak kendi hayat hikâyesini yazmaya çalışan Fahri adında bir adamın serüvenini işliyor. Bu yolculukta sevdiklerinin desteğiyle güç bulan ve bulduğu destekle hayatını yeniden inşa etmeye çalışan Fahri’nin deneyimlerine eşlik ediyor ve onun kendini keşfetme sürecine tanıklık ediyorsunuz.
İnanç Özgen’in dili, tıpkı diğer kitaplarında olduğu gibi zarif ve dokunaklı; anlatım tarzı sade ve akıcı. Bu sade dilin ardında, insanın duygusal ve felsefi yanlarını keşfetmeye yönelik bir çaba gizli. İnanç Özgen bireyin içsel çatışmalarını, toplumsal baskılarını ve arayışlarını eserinde öylesine incelikle işlemiş ki, her okur, hikayede adeta kendi hayatına dair izler bulabiliyor. Kitapta geçen her bir olay bazen sürpriz bir dönüşümün kapılarını aralıyor ve okuyucuyu yeni alternatifler üretmeye, düşünmeye ve sorgulamaya itiyor.
Kitabın ana teması, insanın kendinden kaçışı sırasında yaşadığı ruhsal dönüşümü ve bu dönüşümün getirdiği içsel huzur arayışı diyebilirim. Bu anlamda Ilık Rüzgarlar okuyucusuna gerçekçi bir yaşamı yansıtıyor. Özgen’in güçlü kalemi, insanın içsel yolculuğuna dair, köklerini yaşadığı topraktan almakla birlikte evrensel bir bakış açısı sunarak okurun yalnızca bir edebi eser okumasını değil, aynı zamanda kendi içinde bir düşünsel ve duygusal keşfe çıkmasını sağlıyor.
Şüphesiz Ilık Rüzgarlar edebiyatseverler için kaçırılmaması gereken, derinliği sadeliğinde gizlenmiş bir eser olarak yüreklerde yer edinecektir..
Kıymetli Prof. Dr. İnanç Özgen’in kalemine ve yüreğine sağlık diyorum. İyi ki varsınız…