Toplumlar, refah içinde yaşamak için belli davranış kalıpları oluşturmak zorundadırlar. Birey, herhangi bir durum karşısında diğer bireylerin nasıl davranacağını bilmezse bir grup hayatı ve işbirliğinin oluşması zorlaşır. Toplumsal değerler bu kültür ağının bir unsurudur ve bireylerin bir davranış sırasında başvuracakları temel ölçütler bu toplumsal değerlere göre belirlenir. Toplumsal değerler; toplumun dinsel, ahlaki ve estetik beğenilerini temsil eden, insanların nasıl yaşayacaklarına ilişkin konulara rehberlik eden idealleştirilmiş ortak inanç, beğeni, beklenti ve hedeflerdir.
Değerler, kişilerin düşünce, tutum ve davranışlarında birer ölçüt olarak ortaya çıkarlar ve toplumsal yaşamın vazgeçilmez bir ögesini oluştururlar. Değerler, bir gruba ya da topluma mensup olanların uymak durumunda oldukları veya dikkate almaları beklenen genelleşmiş ahlaki inançlar olarak kavramlaştırılabilir. Örneğin adam öldürmenin, hırsızlık yapmanın ve tembelliğin yanlış ve kötü; insan hayatına değer vermenin, dürüstlüğün ve çalışkanlığın doğru ve iyi olduğuna inanmamızı sağlayan etken, sosyalleşme sürecinde edindiğimiz değerlerdir.
Bir toplumun ya da grubun yaşamında her şey, değerlere göre algılanır ve kavranır. Kişiler; içinde yaşadıkları toplumların veya grupların değerlerini benimseyerek bunları düşünce, tutum ve davranışlarında birer ölçüt olarak kullanırlar. Böylece daha iyi, daha doğru, daha uygun, daha güzel, daha önemli ve daha adil gibi genel yargılara ulaşma olanağı bulurlar. Bununla beraber, idealize edilmiş temel ve soyut ilkeler ya da standardize edilmiş değerler ancak normlar bağlamında somutlaşırlar veya normlar yoluyla etkinlik kazanırlar. Çünkü daha genel ve soyut nitelikte olan değerlere karşılık; normlar, yaptırım güçleriyle toplumsal yaşamın belirgin bir ögesini oluştururlar.
Norm; kural olarak benimsenmiş, yerleşmiş ilkeye ya da yasaya uygun durum olarak tanımlanmıştır. Bir toplumun varlığını sürdürebilmesi, kişiler veya gruplar arasındaki ilişkileri ve etkileşimleri sağlayabilecek, koruyabilecek normlar ya da kurallar yaratmasına bağlıdır. Kişiler, bilinçli veya bilinçsiz şekilde uyguladıkları bu kurallar sayesinde, nasıl davranmaları gerektiğini öğrenirler ve diğer kimselerin de belirli bir durumda nasıl bir tutum ve davranış göstereceklerini tahmin edebilirler. Bu ise toplumsal yaşamın belli bir düzen içinde akıp gitmesini mümkün kılar. Ancak toplumsal yaşamdaki tüm davranışların, ortak davranış kuralları olan normlara her zaman tam bir uyum halinde gerçekleştikleri de söylenemez. Bununla birlikte, normların ait oldukları sosyal ve kültürel sistem içinde bir değer taşımaları; hem onlara uyulması gerektiği yönünde bir inancın bulunmasıyla hem de çoğunluk tarafından onlara uyulmasıyla mümkün olabilir. Toplum denetimini sağlamak için, yasalarca belirlenmiş kuralların dışında toplumun resmi olmayan araçlarına, yani toplumsal değerlere de gereksinim duyulmaktadır. Toplumsal değerler, kendi içinde norm ve kuralları da barındırmaktadır. Tolumdaki davranışları düzenleyen sosyal normlar; moda, gelenek-görenek, örf, adet ve töre şeklinde sıralanabilir. Bunlar resmi olmayan normlardır. Resmi normlar ise devlet organları tarafından düzenlenen, yazılı ve yaptırımı olan kurallardır. Her norm aynı derecede öneme sahip değildir. Örneğin, toplum içinde yüksek sesle kahkaha atmak ile başkasının malına zarar vermek aynı yaptırıma tabi tutulmaz. İstenmeyen davranışlara ceza verilir iken, norma uygun olan davranışlar ödüllendirilir. Sosyal normlar aracılığıyla birey, toplumla uyumlu davranmaya itilirler. BU anlamda sosyal normlar; toplumu düzenleyen, denetleyen ve dengeleyen bir görev üstlenirler.
Toplumsal değerlere bazı örnekler; eşitlik, adalet, saygı, dürüstlük, iyilik, doğruluk, sabır ve hoşgörü, vatanseverlik, özgürlük, uyumluluk, geleneksellik, sorumluluk, yardımseverlik, işbirliği yapma duygusu, ahlaklı olmadır. Değerler toplumdan topluma farklılık gösterirler. Bir toplum için güzel olan bir değer, başka bir toplum için güzel olmayabilir. Toplumsal değerler önde ailede, sonra okulda verilir. Toplumsal değerler, toplumun üyeleri tarafından paylaşılırlar, süreklidir ve kuşaktan kuşağa aktarılırlar ve değişime açıktırlar.
Toplumsal değerleri etkileyen faktörler, basın yayın organları, aile, eğitim, içinde bulunulan dönemin değer anlayışı, toplumu oluşturan çoğunluğun değer algısı, siyaset, sosyal medya ve teknoloji, kültür erozyonu, dini ve ahlaki değerlerin toplumdaki etkisinin azalması ve bireysellik anlayışının artmasıdır.