Bir Cumhuriyet Şehidi. Şeyh Sait isyanını önceden sezen ve Devlet yetkililerini uyaran, bunu şehadetiyle ödeyen bir kahraman. Bu toprağın yetiştirdiği vatan evladı. Bu şehidi gündeme getiren Erenlere selam olsun. Selam Olsun Başbuğ Orhan’a, Selam Olsun Başbuğ Yavuz’a. Kalem budur. Tarih budur. Dost budur. Cumhuriyet’in Kubilay’dan önceki ilk öğretmen şehidine selam olsun.  O dönemin Ömer Halisdemir’ine, Fethi Sekin’ine selam olsun. Tarihin tozlu yapraklarında kalan bir tomurcuğu çimlendirene, sulayana, çiçek açtırana , meyve verdirene selam olsun. Selam olsun vatan sevgisini her türlü çıkardan, menfaatten öteye görene selam olsun.

Evet!. Söyleyecek çok şey var. Yazılacak çok şey. Cumhuriyet’in entellektüel, çağın gerekliliğini yerine getiren, aynı zamanda vatansever, Ziya Gökalp’ın fikirdaşı, arkadaşı. O dönemin Kaymakamlarının, Valilerinin başını kuma gömdüğü dönemde, isyankarları kendi toplantılarında “Yanlış yapıyorsunuz, vazgeçin bu sevdadan diyerek, tutanak tutacak kadar feraset ve cesaret sahibi bir kahraman. Bunu bedeli ile ödeyen, kendi evladı ve ailesi yanında katledilen, bir hafta Lice ilçe meydanında cesedi köpeklere yedirilen bir şehit. Memleketimizin şehidi. O dönemde eğer cesur bir memur olmasa şehadeti bile örtbas edilmeye kalkan bir vatansever. Şükür ki yiğit insanlar var.

Bu şehidi gündeme getiren başta Fırat Üniversitesi’nin kıymetli akademisyenleri Prof. Dr. Orhan Kılıç’a ve Prof. Dr. Yavuz Haykır hocalarımıza sonsuz teşekkürler. Bu benim için atomu parçalamakla eş değer bir hizmet. Yeni bir türü, yeni bir çiçeği yeryüzüne getirmekle eş değer bir hizmet. Hatta ondan da öte, ruha nakşeden bir hizmet. Projelerden, basit bilimsel lagalugalardan daha büyük bir hizmet.

Yetkililerin hemen Milli Eğitim Şehitler kataloğuna kahramanın ismini nakşetmesi,

Şehrin meydanına bu kahramanın büstünün ve hayat hikayesinin konulması,

İsmi verildiği okula, korkmadan çekinmeden tam ve açık isminin verilmesi,

Her yıl ölüm tarihinde veya bir gün sonra (23 Nisan’a denk geldiği için) anma günlerinin düzenlenmesi,

Adına mutlaka bir filmin çekilmesi,

Tiyatro sahnelerinde adına eserler icra edilerek popüler kültür içinde ezilen gençlere kahraman bir öğretmenin hatırlatılması,

Andımızı kaldıran zihniyet bunu ne kadar başarır, onu da göreceğiz.

Son sözüm. Bu bir milli hassasiyettir. Siyaset ötesidir. Alim ve haklı korkmamalıdır. Hakkın tecellisine siyaset üssü destek vermelidir.

Saygılarımla.