ChatGpt yapay zeka programı kendini biz araştırma yaptıkça geliştiriyor. Oraya satırlar girdikçe, kendi algoritmalarını yeniden düzenliyor. Hepimiz öyleyiz. Okudukça, bilgi edindikçe, araştırdıkça ve bunu deneyimledikçe yeni ufuklar açılıyor beynimizde.

Yine size çok enteresan bir konudan bahsetmek istiyorum. Türkiye Dünya’da bal kabağı üretiminde 8. sıralarda.. Yani ilk 10’da.. İstesek, ilk 3’e hemen önümüzdeki sene girebiliriz. Çünkü bal kabağını nasıl yetiştireceğimizi toplum olarak biliyoruz. Bu konuda öne çıkan illerimiz de var. Sakarya, Afyon, Ankara, Düzce..

Bal kabağı bizleri her zaman etkileyen bir doğaya sahip.. Marketlerde küçüklerini gördüğümüzde seviniyoruz, kocaman bal kabakları görünce fotoğraf çekiyoruz vs. Bal kabağına karşı bu kadar ilgiliysek, benim deneyimlerim diyor ki, bal kabağında kesinlikle nöroaktif bileşenler vardır. Çünkü içten içe bal kabağını “seviyoruz”. Tıpkı kahve çekirdekleri gibi. Ya da çay tarlalarını gördüğümüzde “mutlu” olmamız gibi.

Her neyse.. Bal kabağı hakkında çok enteresandır çok fazla bilimsel çalışma yok. Enine boyuna çalışmamışız daha. Bal kabağı çekirdeği yağının klinik denemeleri çok ama çok az mesela. Bu konuda literatür bize sınırlı bilgi veriyor. Bu durum bende iki şüphe bırakıyor. Birincisi ya çok ilgilenecek bir şey yok, ya da ikincisi gerçekten çok fazla ilgilenecek şey var ama stratejik önemde belki de.  Ben ikincisini seçiyorum.

Bal kabağının literatürdeki ana özellikleri temelde 3 başlık altında toplanıyor. Birincisi saç çıkarma özelliği, ikincisi prostat ve pankreasla ilgili problemlerin çözümü, üçüncüsü ise anti-diyabetik özellikleri.. Eh bu 3’ünü bir arada bulunduran bir meyve, elbette inanılmaz değerli olacak. İçerisindeki beta-karotenler (Lutein gibi gözde bile bulunan antioksidanları) içermesi, onu eşsiz bir sağlık kaynağı kılabiliyor. (https://lnkd.in/dgs5Arjr)

Bal kabağının mesela en dış kabuğu bile tüketilebilir nitelikte. Neden o kadar sert biliyor musunuz? Kalsiyum deposu çünkü.  O nedenle o kadar sert.. Süt yerine bal kabağı kabuğu.. Çocuklar için.

Tabi şaka bir yana, bal kabağını en yüksek teknoloji ile işlemek gerekiyor.

Pumpkin Co. isminde bir şirketim olsa, öncelikle bal kabaklarını toplar, kabuklarını soyar, içini çıkarır, hepsini ayrı bir şekilde kuruturdum.

Bal kabağı kabuğu, içi ve çekirdeği. Kabuklarından sonrasında lif ve kalsiyumca zengin bir toz elde ederdim. Kabağın içini, kurutulduktan sonra süperkritikte öncelikle o turunculuğunu saflaştırmak için tamamen işlerdim. Beta-karotenler, e-vitamini gibi daha bir çok hem gıdalara renk veren, hem de sağlığımıza inanılmaz faydalı bir kompozisyon elde ederdim. Kalan posayı da “bal kabağı lifi” olarak kullanırdım. Çekirdeklerinden ise öncelikle yine süperkritik ile bal kabağı çekirdeği yağı ve aroması elde ederdim. Kalan yağı alınmış posa ise “bal kabağı çekirdek proteini” olarak karşımıza çıkıyor. Onu da öğütüp, muhteşem bir katma değere çevirirdim. Yapardım.

Konumuz devam edecek.

Can’la Kalın