Bazen kendimi tutmakta zorlanıyorum. Gerçekten çok zorlanıyorum.
Pandeminin başlangıcıydı. Kasım ayında Çin’de başlayan pandemi hareketliliğinin Mart gibi ülkemizde geleceğini öngörmüş, birlikte çalıştığım insanlara bir sunum yapmış, neler yapacağımızı aktarmıştım. Pandeminin ortalarına daha gelmeden birileri bana “Can, kıtlık planı yapalım, bir dosyamız olsun” dedi. Ama öyle bir kıtlık planı yap ki, bebek mamalarına katabileceğimiz vitamini bile bulamadığımız bir kıtlık planı olsun. O kadar detaylı çalışmam rica edildi. Her şeyi ama her şeyi ülkemizde üretelim dendi. Ben de oturdum, çok detaylı bir rapor hazırlamıştım. Tıpkı ülkemiz için bir Fonksiyonel Gıda Yol Haritası hazırladığım gibi. Yani çocuklar ne ile beslenmeli, gençler ne ile beslenmeli, yaşlılar, engelliler vs. Yani elimden geldiğince fikirlerimi aktarmıştım. Zamanı gelince bu dosyaların güncellenmiş hallerini sizlerle de paylaşacağım.
O planda benim öne çıkardığım temelde şunlardı.. Filizler, mikroyeşillikler, mantarlar, dondurarak kurutulmuş gıdalar, bitkisel proteince zenginleştirilmiş ürün formülasyonları, hep bahsettiğim biyoaktifler gibi liste uzayıp gidiyor.
Konuyu nereye getireceğim, deprem bölgesindeki milyonlarca insanımızın beslenmesine getireceğim. Hani o deprem anında bir zaman hazırladığımız çantaların içerisinde neler olması ve o çantalardan milyonlarcasının da hepimizin stoklarında “deprem bölgesinde en az 3 ay” hayatta kalacak şekilde dizayn edilmesine geleceğim.
En sıkı korunmuş konservenin raf ömrü 2 yıl.. 1 yıl geçtikten sonra çoğu insan yemek bile istemez. Ama hepimizin çok iyi bildiği bir teknoloji olan “dondurularak kurutulma (Freeze-dried)” teknolojisi uygun koşullarda bir gıdayı “25 yıl” gibi muazzam bir zaman diliminde saklamaya imkan tanıyabiliyor. Çünkü bu teknolojiyi gıdanın içerisindeki nemi öyle bir azaltıyor ki, %2’lere kadar düşürebiliyor. Bu teknoloji ile iyice vakumlanmış paketteki gıdalar yıllar, yıllar boyu saklanabilir.
Fotoğrafta gördüğünüz şey ise “Dondurularak KURUTULMUŞ et”. Bunun Ar-Ge çalışmasını ülkemizde bir firma ile yapmıştım. Dökümanları elimde. Dondurarak kurutulmuş etleri de biz 25 yıl saklayabiliriz.
Lütfen bir hayal edin.. Milyonlarca ama milyonlarca ton eti bu teknoloji ile saklayabiliriz! Değil deprem sonrasında, ülkemiz savaş anlarında bile beslenmesine yetebilecek kadar “eti” bu teknoloji ile depolayabiliriz. Afet zamanlarında bu etleri sadece ıslatarak ve hafif ısıtıp eski haline getirebiliriz. Elbette haşlanmış etleri dondurarak kurutacağız.
Ve depolar kesinlikle yer altında olmalı. Çünkü binalar yıkılabilir, ama yer altındaki depolarda her şey çok iyi bir şekilde korunmalı şekilde saklanabilir. Yer altındaki sıcaklık değişimleri binalardaki değişimler kadar dalgalanmaz. Toprak, her zaman en iyi koruyucudur.
Freeze-Dry teknolojisinin öncesinde yapmamız gereken, ürünlerin kalitesini koruyan ve raf ömrünü inanılmaz güçlendiren ön işlem uygulamaları da var. Bunlar da deyim yerindeyse know-how’ımda..
Sevgiler